Sayfalar

İzleyiciler

Yaşam etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Yaşam etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

23 Nisan 2014 Çarşamba

Dünya'nın sonu böyle mi gelecek?



Kıyamet günü,Evren,Uzay,NASA,astronomi,gelecek,yaşam,insan,son,gezegen,göktaşıNASA
'da görev yapan eski astronotlar, bugüne dek Dünya yörüngesine giren gezegen sayısının çok daha fazla olacağını açıkladı ve bunun, 2001 yılında 26 küçük gezegenin Dünya'nın yörüngesine girip büyük patlamalara yol açtığı zamandan da şiddetli olacağını öngördü.
Amerika'da TV programı yapan Evanjelist Pat Robertson, bu gezegenlerden birinin Dünya'ya çarpacağını ve bunun ''kıyamet günü'' olacağını söyledi, tıpkı 1995'te yazdığı romanında bulunduğu kehanette söylediği gibi...
ABC Televizyonu'nda yayınlanan ''The 700 Club'' adlı programında konuyu ele alan Robertson '''Ben bir kitap yazdım. Kitabın adı 'Çağımızın Sonu' ve

1 Mart 2014 Cumartesi

Uzayda yaşam hareketleri.. (ViDEO)


Ödüllü astrobiyolog Richard Hoover, meteorlarda dünya dışı mikroorganizmalar bulduğunu açıkladı. Hoover'a göre bu bulgular, uzayda yaşamın varlığını kanıtlıyor.

video,evren,uzay,yaşam,hayat,gezegen,canlı,meteorAmerikan Ulusal Havacılık ve Uzay Dairesi NASA'da 1992'de "yılın mucidi" ödülüne layık görülen astrobiyolog Richard Hoover (46), tek hücreli yosunlar üzerine yaptığı çalışmalarla dünya çapında üne sahip oldu. Birçok konuda uzmanlığı bulunan Hoover, NASA ve Marshall Uzay Uçuş Merkezi'nde, olağanüstü ortamlarda yaşayan mikroorganizmalar üzerine araştırmalar yaptı. Geçtiğimiz günlerde NASA'dan emekli olan Hoover, Uluslararası UFO Konferansı'nda uzayda hayatın varlığına dair kanıtları olduğunu açıkladı. 1806 ve 1864'te Fransa'ya düşen iki meteor ile 1969'da Avusturalya'da bulunan meteorları inceleyen Hoover'ın açıklamaları, bilim dünyasında tartışma yarattı.
'DÜNYAYA AİT DEĞİLLER'
Hoover, mikroorganizmaların meteorlara yeryüzünde bulaştığı savının, bilimsel gerçeklerden uzak olduğunu kaydetti. Yeryüzündeki mikroorganizmaların nitrojen içerdiğini ve canlı bir varlık ölünce

25 Şubat 2014 Salı

Mars'ın dünyalaştırma projesi!..

Gezegenler hakkında çeşitli bilgiler ..


evern,mars,uzay,gezegen,yaşam,insan,bitki,hayatİstanbul Teknik Üniversitesi Maden Fakültesi Jeoloji Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Celal Şengör, Mars'ın dünya gibi zengin bir atmosfere sahip olduğunu fakat burada oksijenin çok az karbondioksitin ise yüzde 95 oranında olduğunu belirterek, "Merih'e(Mars) bütün yapmanız gereken oraya gidip bitki ekeceksiniz.

Oradaki karbondioksitle bitkiler coşarlar, gayet rahat yaşarlar, oksijen pompalamaya başlarlar" dedi. Jeoloji Mühendisleri Odası'nın düzenlediği etkinliğe katılan Şengör, gezegenler ve dünyanın oluşumu hakkında çeşitli bilgiler verdi.

Dünyada zengin bir atmosferin olduğunu, en az 2,8 milyar yıldan beri fotosentez faaliyetinden dolayı oksijenin bulunduğunu anlatan Şengör, "Dünyadaki oksijen miktarı atmosferde yüzde 21. Dünyanın

14 Şubat 2014 Cuma

Böcek yiyeceğimiz yıllar uzak değil..



besin,böcek,yeme,gıda,insan,nüfus,beslenme,sağlık,yaşamGaziantep Üniversitesi (GAÜN) Mühendislik Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa Bayram, insanların 50 yıl sonra böcekleri besin olarak kullanmaya başlayabileceğini savundu. Bayram, yaptığı yazılı açıklamada, önümüzdeki 50 yıl sonunda dünya nüfusunun 9 milyara ulaşacağının tahmin edildiğini, bu sayıdaki insanı doyurabilmek için de şu an üretilenin ürünün iki katına çıkacağını belirtti.


Türkiye ve dünyada şehirlere göç nedeniyle tarımsal alan sahasının giderek azaldığını vurgulayan Bayram, artan nüfusa karşı düşen gıda miktarı konusunda yeni bir alternatif çözüm bulmak zorunda olduklarını aktardı.
Gıda kaynakları açısından Türkiye ve dünyada kötü bir tablo olduğunu ileri süren Bayram, şunları kaydetti:
"Tarımsal bazlı ürünler için zaman ve araziye ihtiyaç var. Hayvansal olarak düşündüğünüzde para,

23 Mayıs 2011 Pazartesi

Modern yaşam çocukları güçsüzleştirdi

İngiltere'de yapılan bir araştırmada, artık sokakta oynamayan çocukların fiziksel olarak daha zayıf hale geldikleri belirlendi.
Acta Paediatrica adlı çocuk sağlığı dergisinde yayımlanan araştırma, ağaca tırmanmak, ip atlamak, top koşturmak gibi oyunlar yerine bilgisayar ve televizyon başında zamanını geçiren çocukların sağlığı konusundaki kaygıyı dile getirdi.
Fitness uzmanı Dr. Sandercock ve ekibi, 2008'de 10 yaşındaki 315 çocuğun katılımıyla gerçekleştirdikleri araştırmayı, 1998 yılında aynı yaş grubundaki 309 çocuk üzerinde yapılan araştırmayla karşılaştırdıklarında, günümüz çocuklarının kaslarının 1990'lı yıllarda büyüyenlere göre daha zayıf olduğunu tespit etti.

22 Mayıs 2011 Pazar

Zayıflamak bir yaşam şeklidir

Her muhabbette ondan bahsediliyor. Nasihatler veriliyor, listeler elden ele dolanıyor. Yine de çok azı istediğini elde edip zayıflayabiliyor. Formda olabilmek için bıçak altına yatanların sayısı da az değil; haplar, çaylar, titreşimli zayıflama aletleri ise zaten olmazsa olmazlar. Zaman zaman ölenler bile oluyor. Oysa zayıf kalmak için yapmanız gereken tek şey, yaşam biçiminizi değiştirmek. Öyleyse ilk adımı bu yazıyı okuyarak atın...
Zayıflamak... Şimdilik 7’den 70’e değil belki ama, genç kızlıktan yaşlılığa kadar herkesin ilgi odağındaki bir konu. Çünkü günümüzde “güzel” kelimesinin hemen yanında “zayıf olmak” yer alıyor. Haliyle de herkes buna ulaşmanın peşinde. Diyet listeleri elden ele dolanıyor. Uzak durulacaklar dilden dile dolaştırılıyor. Gazetelerde, televizyonlarda en önemli haberlerin yanında, her gün yeni zayıflama yöntemleri anlatılıyor. “Fit” olmak için kimi zaman hayatla bedel ödeniyor. Çok değil, daha birkaç gün önce zayıflamak için “altın çilek” hapı kullanan 51 yaşındaki Fatma Sinaplı kalp krizinden öldü. Bilim insanları ilaç formuna getirilen her türlü bitkisel ürünün dikkatli kullanılmasını vurgulayadursun, altın çilek ve benzeri pek çok ürün hâlâ internette satılıyor. Üstelik milyarlık bir sektör bu. Sadece bu ilaçlarla sınırlı değil, zayıflama kemerleri, sauna eşofmanlar, titreşimli zayıflama aletleri, yağ eritici çaylar... Adları değişse de slogan aynı: “Kısa sürede, yorulmadan incelmek mümkün.”

16 Nisan 2011 Cumartesi

Ses sağlığınızı korumak için su için

Ses sağlığınızı korumak için su için

Hayat kaynağı su, ses sağlığımızın da vazgeçilmezi. Uzmanlar, ses sağlığını korumak için saat başı bir bardak su içilmesini öneriyor.


Su, ses tellerini nemli tutarak, zarar görmesini önlüyor. Ses tellerinin kuruması, aşınmaya neden olduğu için birçok soruna da zemin hazırlıyor.

Dünyada 16 Nisan tarihi “Dünya Ses Günü” olarak kutlanıyor. Bu günde uzmanlar topluma seslerinin sağlığını nasıl koruyabilecekleri hakkında bilgiler veriyor. Günlük hayatta yanlış kullanım sonucunda ses tellerimiz zarar görebiliyor. Ses kısıklığının iki haftadan fazla sürmesi bazen gırtlak kanserinin habercisi olabiliyor. Bu nedenle ses sağlığının korunması, gırtlak kanserinden de korunmak anlamına geliyor.

11 Nisan 2011 Pazartesi

Yaşam için stent projesi

'Yaşam için stent projesi'

Türk Kardiyoloji Derneği, Adana Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi Seyhan Uygulama Merkezini ''Yaşam için Stent Projesi''ni en iyi uygulayan hastane seçti.
Adana Sağlık Müdürü Dr. Aytekin Kemik, yaptığı yazılı açıklamada, Seyhan Uygulama Merkezi ve Fatma Kemal Timuçin Kalp Merkezinde yılda 11 bin anjiyo yapıldığını, 3 bin 200 hastaya da stent konulduğunu belirtti. Adana Numune Hastanesi Seyhan Uygulama Merkezi kardiyoloji kliniğinde 8 aydır nöbetçi kardiyoloji uzmanı bulundurmaya başladıklarını ifade eden Kemik, Seyhan Uygulama Merkezinin 7 gün 24 saat nöbetçi kardiyoloji uzmanı, anjiyografi teknisyeni ve anjiyografi hemşiresi bulunduran tek merkez olduğunu vurguladı.

1 Nisan 2011 Cuma

Sağlıklı yaşam için dans terapisi

Pamukkale Üniversitesi (PAÜ) Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Yüksekokulu Müdürü Prof. Dr. Uğur Cavlak, ''dans terapisinin'' yaşlıların depresyona girmelerini ve yalnızlık hissini engellendiğini söyledi.
Prof. Dr. Cavlak, dans terapisinin, insanların ileri yaşlarda daha sağlıklı olmaları için özellikle son zamanlarda çok popüler bir yaklaşım olarak kullanılan bilimsel bir yöntem olduğunu savundu.
Sağlıklı yaşlanmada egzersizin önemine değinen Cavlak, dans terapisinin Avrupa'da çok popüler olduğunu, Türkiye'de yaygınlaşmaya başladığını dile getirdi. Cavlak, dans terapisinin kişinin psikolojik, sosyal ve fiziksel sağlığı açısından çok önemli olduğunu vurgulayarak, şöyle konuştu:

11 Mart 2011 Cuma

Yaşam, ölüm, yas, ebeveynlik, dinginlik, sevecenlik, cinsellik, sevgi

Annelik güdüsünün karmaşıklığı

Kumun Altında, Sekiz Kadın, Havuz, 5x2, Ricky filmlerinin ayrıksı yönetmeni son çalışmasında annelik içgüdüsünün karmaşıklığını, gebe bir kadının ruhsal durumunu lirik, duygu yüklü bir anlatımla sorguluyor.
Mousse ve Louis birbirlerini çılgınca sevmektedirler. Varlıklı ailelerden gelen bu gençlerin yaşamdaki tek sorunları kendilerini aşırı derecede kaptırdıkları uyuşturucu bağmlılığıdır. Bu bağımlılık sevgililerin sonunu da getirir. Louis aşırı dozdan yaşamını yitirir.

Mousse, Louis’nin acısını atlatamadan hamile olduğunu öğrenir. Genç kadın, kendini toparlamak, bebeğini doğurmak üzere Paris’in dışına, taşraya yerleşir. Louis’nin kardeşi Paul, Mousse’u ziyarete gelir.Paul sevgi dolu, iyimser, yaşamdan zevk alan biridir, olaylara olumlu yaklaşır. Zamanla Mousse’la Paul arasında çok özel bir ilişki kurulur, bu öylesine sahicidir ki Mousse yeni doğan kızı Louise’i büyütmesi için Paul’e bırakır.

24 Şubat 2011 Perşembe

İçsel serüven yolculuğu

İçsel serüven yolculuğu

Elizabeth Gilbert’ın çok satışlı özyaşamsal romanı Eat, Pray, Love: One Woman’s Search for Everything Across Italy, India and Indonesia’dan uyarlanan film bir kadının içsel yolculuğunu zevkli bir anlatımla aktarıyor.
Kırklarındaki yazar Liz Gilbert’ın mutlu olmak için herşeyi vardır: Yakışıklı bir kocası, güzel bir evi, başarılı bir mesleği. Ama Liz mutlu değildir, ne yapacağını bilmiyordur, yaşamı iyi gitmiyordur. kendini yitik duyumsuyordur, belirgin bir değişikliğe gereksinimi vardır.

Yaşama karşı büyük bir açlık duyan Liz bir yıl sürecek bir dünya yolculuğuna çıkar. İlk durağı İtalya’dır, burada tad alma duyusunu yeniden kazanır, yeni dostlar edinir, bir şey yapmamanın hoş mutluluğunu ayrımsar. İtalya’dan Hindistan’a geçen Liz, meditasyon ve özverili çalışma sayesinde güçlenir, yaşamın ne denli değerli olduğunu görür. Son uğrağı Endonezya’da korkularıyla yüzleşir, iç dengesine kavuşur. Artık yaşamın tadını çıkarmaya hazırdır.

20 Ocak 2011 Perşembe

Kadınlar erkeklerden ne ister?

Kadınların ilişkilerinde beklentileri aslında düşünüldüğü kadar fazla ve zor değil: Saygı, seks, romantizm, iletişim ve güven. Sürprizlerle, çiçeklerle dolu bir yaşam... İşte kadınların istedikleri?
Koç burcu kadını ne ister?
Erkeğine güvenmek isterler. Erkeğin fiziksel gücünün duygusal bir koruma kalkanı da oluşturmasını beklerler. Erkek bu konuda güçlü, güvenilir olmalıdır. Bozulmuş ilişkileri konusunda süre bekliyorlarsa, yalnız kalmak ve düşünmek istiyorlarsa, bu bir tehlike demektir. Çoğu zaman ilişkisinde süre isteyen kadın, geri dönmeyecektir Yinede bu güzellik ömrü boyunca kalsın ister. İlk öpüşme yıldönümünün de unutulmamasını ister.


Boğa burcu kadını ne ister?

Erkeğin dünyasının merkezinde kendisinin olduğunu bilmek ister ancak bunu isterken merkezkaç kuvvetini hesaba katmaz! Bedensel kokusunu aranızda mesafe olmasına rağmen alabiliyorsanız, yaşadığınız cinsel ilişkinin bağımlılık yaptığı hissine kapılıyorsanız… Aranızda güçlü bir tensel uyum var demektir. Boğa kadını böyle erkeklerden çok hoşlanır.


İkizler burcu kadını ne ister?


İstekleri bitmek bilmez erkeklerin sürekli olarak onları beğendiklerini duymak ve fark edilmek isterler. Neredeyse herşeyi eşlerinden beklerler seks yaşamında da karşılıklı olarak duyarlılığın gelişmesinde önemli etkendir Onu bekletmeden hızlı hareket edin, nasıl sevmek isterse, öyle sever.. Ama en önemlisi, onun ne istediğini değil, onun neler beklediğini bulmaktır.


Yengeç burcu kadını ne ister?

5 Ocak 2011 Çarşamba

'Engelsiz yaşam' sözde

Hükümetin 2005 yılında çıkardığı Özürlüler Yasası çerçevesinde tüm belediyelerin ve kamu kuruluşlarının Temmuz 2012'ye kadar engellilerin yaşamlarını kolaylaştıracak fiziki düzenlemeleri yapmaları gerekiyor.
Ancak, belediyelerin tüm uyarılara karşın somut adımlar atmaması kadın ve aileden sorumlu Devlet Bakanı Selma Aliye Kavaf’ı isyan ettirdi. Kavaf, Bunu anlatıyoruz, ama hiç tınladığı yok belediyelerimizin.

16 Ekim 2010 Cumartesi

"Anne ve baba adayları için sigarasız yaşam"

Sigarayla Mücadele ve Yaşam Derneği evlenecek çiftleri sigara konusunda uyararak, sigaranın aile sağlığındaki etkilerine dikkat çekti. Derneğin yayınladığı rehberde "Sigara içmenin başarısız hamileliklerde ve artan bebek ölümlerinde payı büyüktür. Sigara ve alkol gibi maddeler sperm seviyesini düşürür" denildi.
Sincan Kaymakamlığı, Sincan Belediyesi ve Sigarayla Mücadele ve Yaşam Derneği işbirliği ile evlenecek çiftleri sigaranın zararlarına karşı uyarmak amacıyla; "Anne ve baba adayları için sigarasız yaşam" rehberi hazırladı.
Sigarayla Mücadele ve Yaşam Derneği, sigaranın sağlığa zararlarını sıralayarak sigaranın aile sağlığındaki etkilerine dikkat çekti. "Tütünün tüm formları bağımlılık yapıcı ve ölümcüldür" denilen rehberde, sigaranın sağlığa zararlarını şöyle sıraladı:
"Sigara ve diğer tütün ürünleri çok çeşitli kanser türlerine, kalp hastalığı, felç, amfizem, kronik bronşit, kansere dönüşebilecek lezyonlara, diş eti hastalıklarına, nikotin bağımlılığına ve hem erkeklerde hem de kadınlarda farklı ölümcül hastalıklara yol açtığı konusunda kesin bulgular mevcuttur, sigara içen ve doğum kontrol hapı kullanan kadınlarda kalp hastalığı riski sigara içmeyen kadınlara oranla büyük ölçüde fazladır, sigara içmenin başarısız hamileliklerde ve artan bebek ölümlerinde payı büyüktür, sigara içen kadınlarda, nikotin anne sütüne geçmekte ve beş saat boyunca anne sütünden bebeğe de geçmektedir, sigara ve alkol gibi maddeler sperm seviyesini düşürür."


"Reklamlar kadınları sigaraya teşvik ediyor"

1 Ekim 2010 Cuma

Kadınların kariyerinde burçların etkisi

Burcun kadınlarının enteresan bir özellikleri vardır. İş hayatınızda yanılma payını en aza indiremek için burcunuzun sesine kulak verin...
Koç burcu kadını
İş alanında da mükemmeli arayacaktır. İyi bir ekip sayesinde işinde başarılı olabilir. Anaçtır, renklidir. Yeteneği çok gelişkindir, daima kalıcı kurumlarda çalışmayı tercih eder, kitleleri arkasından sürüklemeyi sever, adım attığı kuruma yenilikler katar, sistemleri değiştirir. Çok renkli, çok yönlü ve aynı zamanda disiplin anlayışından uzak olduğu için hem girdiği alanı karıştıracaktır hem de başarı gösterecektir. Politikaya da yatkınlığı vardır çünkü özünde diplomatik bir tarafı vardır.


Boğa burcu kadını

21 Eylül 2010 Salı

'Milli takımlar, Avrupa futbolu için çok önemli'

Avrupa Futbol Federasyonları Birliği (UEFA) Başkanı Michel Platini, milli takımların Avrupa futbolu için çok büyük önem taşıdığını söyledi.
 İspanya'nın başkenti Madrid'de dün başlayan 9. UEFA Avrupalı Ulusal Takımlar Teknik Direktörleri Konferansı'nda konuşan Avrupa Futbol Federasyonları Birliği (UEFA) Başkanı Michel Platini, son Dünya Şampiyonu İspanya'yı ve teknik direktörü Vicente Del Bosque'yi kutladı. İspanya Futbol Federasyonu'nun ev sahipliğinde düzenlenen, yarın sona erecek konferansta UEFA'ya üye 53 ülkeden teknik adamların katıldığı toplantıda milli takımlarda uygulanan taktikler ve karşılaşılan sorunlar ele alınıyor.

Bunuda yaptılar!..Bebeklere 'altın emzik'

Bursa'da bir kuyumcuda satışa sunulan, sapı 18 ayar altın olan emzik bin 200 liradan alıcı buluyor.
Altın sektörü, satışlarını artırmak için birçok kampanyalar düzenlerken, yeni geliştirdikleri ürünlerle tüketicilerin karşısına çıkıyor.
Altın bilezik, künye, kolye, küpe ve saatlere, yeni tasarımlarla farklı görüntüler kazandıran sektör, bununla kalmayıp tüketicilerin dikkatini çekebilecek ilginç ürünleri de piyasaya sunuyor.
Bu kapsamda, Bursa'da bir kuyumcu, bir süredir vitrininde ''Altın emzik'' sergiliyor. Görenlerin dikkatini çeken, sapı altından olan emzik, birçok kişi için seyirlik olsa da gelir durumu yüksek çiftler, bebeklerine alabiliyor.

10 kadından 10 çocuk sahibi

10 kadından 10 çocuk sahibi

İngiltere'de bir adam aynı anda dokuzuncu ve onuncu çocuğuna sahip olmaya hazırlanıyor. Ancak sanıldığı gibi bu çocuklar ikiz değil, iki farklı anneden. Dahası, İngiliz adamın ilk sekiz çocuğu da farklı annelerden. Şimdi ise o çocukları kabul etmiyor. Ama iki kadın da onunla evlenmeye kararlı.
Sunderland kentinde yaşayan 25 yaşındaki Keith MacDonald adındaki adam ilk kez 15 yaşında baba oldu. O yaşından itibaren evlilik dışı ilişkilerden çocuk sahibi olmaya devam eden MacDonald, doğan tüm çocuklarını evlatlıktan reddetti.

Çocukların ve annelerinin bakımını devlet üstlendiği için, çocukların her birinin 16 yaşını doldurduğu gün devlete maliyetleri 2 milyon sterlini (4,661 milyon TL) bulacak.

MacDonald’ın dokuzuncu ve onuncu çocuklarını doğurmak üzere olan iki kadın, doğuma altı hafta kaldığını belirtti. Bu kadınlardan biri olan 19 yaşındaki güzellik uzmanı Sarah Armstrong, “Eğer bana doğru şekilde davranırsa geçmiş geçmişte kalır” dedi.


12 Eylül 2010 Pazar

İmamlar sokak sokak gezecek

İmamlı yaşam başlıyor

Diyanet'in projesiyle imamlar camiden çıkacak, mahallelerindeki her sorunla ilgilenecek.
Diyanet İşleri Başkanlığı’nın Ankara, Tekirdağ, Karabük, Amasya ve Elazığ’da pilot uygulamasını başlattığı Diyanet’in Sosyal İçerikli Din Hizmeti proje ile, imamlar artık yalnızca ezan okuyup namaz kıldırmayacak, toplumsal yaşamda etkin rol oynayacak. Genellikle namaz saatlerinde camiyi açıp daha sonra görev alanını terk eden imamlar, proje ile görev yaptığı mahallenin her sorunuyla ilgilenecek. Cami imamı, ezan saatleri dışında ev, kahvehane, esnaf, fabrika ziyaretleri gerçekleştirecek. Kendisini geliştirmek için konferans ve panellere katılacak imam, daha sonra bu tür etkinliklere kendisi öncülük edecek. İmamlar ayrıca okula gönderilmeyen çocukların aileleriyle görüşerek aileleri ikna etmeye ve çeşitli vakıflar aracılığıyla mahallesindeki öğrencilere burs sağlamaya çalışacak.

7 Eylül 2010 Salı

"Çalışan nüfus azalacak, ufukta göç var"

"Çalışan nüfus azalacak, ufukta göç var"

AB Komisyonunun İçişlerinden Sorumlu Üyesi Cecilia Malmström, 2013-2014 yıllarından itibaren AB ülkelerde çalışan nüfusun azalmaya başlayacağını belirterek, göç uygulamalarının gündeme gelebileceğini bildirdi.
Cecilia Malmström, Avrupa Parlamentosu'nun aşırı sağ kanada mensup İngiliz Üyesi Nick Griffin'in soru önergesini yanıtladı. AB yönetiminin "ulusal kimlikleri sulandırma amacında olmadığını" açıkladığını anımsatan Griffin, önergesinde "Üye Devletler arasında, örneğin İngiltere'ye Doğu Avrupa ve daha AB'ye üyeliği elde etmesi gereken Türkiye'den gerçekleşecek türde kitlesel göçler olumlu karşılanıyor mu" diye sordu.
Malmström ise önergeye yanıtında, AB ülkelerinin çalışan nüfuslarının 2013 ya da 2014'ten itibaren azalmaya başlayacağını, Komisyon olarak bunun önemini vurguladıklarını bildirdi. Malmström, "Bu çerçevede Komisyon, AB-içi emek hareketliliği ve usulüne uygun bir şekilde yönetilen AB dışı göç dâhil insan kaynakları üzerinde araştırma yapmanın, işgücünde demografik yaşlanmanın etkilerini hafifletmeye yardımcı olabileceğine inanıyor" dedi.
Her ülkenin kendi işgücü politika karışımını, özellikle de topraklarına kabul edeceği üçüncü ülke vatandaşlarının sayısını belirleme hakkının bulunduğunu belirten, Komisyon'un, AB vatandaşların AB içindeki serbest hareketinin, birlikteki vatandaşların temel haklarından biri olduğunu kaydeden Cecilia Malmström, vatandaşların bu haklardan yararlanmasını etkin biçimde desteklediklerini kaydetti.
7 Eylül 2010