Marmara Üniversitesi Beden Eğitimi ve Spor Yüksekokulu öğretim üyeleri, spora ve futbola finansal mantık girdiğinde, spor-para ilişkilerinden kaynaklanan ahlaki risklerin de artacağını belirterek "Paranın birinci amaç olduğu bir sektörde doping, rüşvet, şike gibi spor ahlakı dışındaki olayların hızla yaygınlaşacağı açıktır" dedi.
Milli Prodüktivite Merkezi'nin (MPM) aylık yayın organı Anahtar Dergisi'nin Temmuz 2011 sayısında kapak konusu olarak
"Spor ve Verimlilik" seçildi. Kapak konusu çerçevesinde yayınlanan
"Spor Kulüplerinde Finansal Verimlilik" başlıklı yazıda kulüplerin finansal verimlilik problemlerine çözüm üretme konusu değerlendirildi.
Marmara Üniversitesi Beden Eğitimi ve Spor Yüksekokulu öğretim üyeleri
Yrd. Doç. Dr. Zahit Serarslan, Yrd. Doç. Dr. Veysel Küçük ve
Arş. Gör. Abdurrahman Kepoğlu tarafından kaleme alınan yazıda, ahlaki değerler, medya, yıldız oyuncular, taraftar odaklılık, marka olmak, lisanslı ürün pazarlaması, sponsorluk, taraftar kart, yayın hakkı pazarlaması, gençlik geliştirme programı gibi konular ele alındı.
Kulüplerin neredeyse tamamının zaman zaman finansal sıkıntı yaşadıklarına dikkat çekilen yazıda, kulüplerin geçici tedbirler yerine, uzun vadeli ve kalıcı çözümler bulmak ve mali yapılarını güçlendirmek zorunluluğu oldukları hatırlatılarak, bunun aynı zamanda UEFA'nın şartı olduğuna dikkat çekildi. Avrupa futbolunun standardının yükseltilmesini amaçlayan ve UEFA kriterleri olarak da bilinen
"Kulüp Lisans Sistemi Kriterleri"nin sıralandığı yazıda, mali kriterlere uygunluk konusunda sıkı denetimler yapan UEFA'nın yükümlülüklerini yerine getirmeyen kulüplere ciddi yaptırımlar uyguladığına işaret edildi.
Bu bağlamda Macaristan'ın Frençvaroş, İtalya'da ise Empoli takımına uygulanan yaptırımlar hatırlatıldı.
Spora ve futbola finansal mantık girdiğinde, spor-para ilişkilerinden kaynaklanan ahlaki risklerin de artacağı belirtilen yazıda
"Paranın birinci amaç olduğu bir sektörde doping, rüşvet, şike gibi spor ahlakı dışındaki olayların hızla yaygınlaşacağı açıktır. Bir çok Avrupa liginde bu tip olayların gündeme gelmeye başlamış olması aslında çok şaşırtıcı değildir" ifadelerine yer verildi.