İyi ki Siyasetten Anlamıyoruz

"Evet diyen, kendi ayağına pranga vurur"

Türk Büro-Sen Genel Başkanı Fahrettin Yokuş, emekçilerin anayasa değişikliğinde 'evet' oyu veren sendikaları asla affetmeyeceğini savundu.
Fahrettin Yokuş, "Çalışanları mağdur edecek, despot bir anlayışla hazırlanmış olan bu Anayasa Değişikliği'ne evet demek, çalışanların kendi ayaklarına pranga vurması anlamına gelmektedir. AKP hükümetinin referanduma götürdüğü çalışma hayatı ile ilgili maddelerde görülüyor ki; hem işçilerin, hem memurların, hem emeklilerin, hem de işsizlerin hakları gasp edilmektedir" dedi.
Yokuş, yaptığı açıklamada, hükümetin her uygulamasına kayıtsız şartsız destek verdiklerini iddia ettiği bazı sendikaların tutumunun, kamuoyu ve çalışanlar tarafından ibretle izlendiğini ifade etti. Yokuş, "Çalışanların demokratik haklarını ve örgütlenme haklarını geriye götüren Anayasa Değişikliği'ne alkış tutmak, çalışanlara en büyük saygısızlıktır. Yandaşlıktan öteye hiçbir anlam taşımayan bu tutum içinde bulunan sendikaları, memurlar asla affetmeyeceklerdir. Bu sarı sendikalar, çalışma hayatının en kirli sayfalarında hak ettikleri yeri alacaklardır. Çalışma hayatı tarihi boyunca, bu kara lekeyi tüm çalışanlar ibretle hatırlayacaklardır. Biz çalışanların bu oyunu fark ederek; bu oyunu bozacağına inanıyoruz ve oyunu kendi hak ve menfaatleri doğrultusunda kullanacağını ümit ediyoruz" diye konuştu.

Kılıçdaroğlu, Baykal'ı davet etti

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu, Deniz Baykal'ı bu sabah telefonla arayarak 7 Eylül Salı günü yapılacak Antalya Mitingine davet etti. Baykal da, Kılıçdaroğlu'ndan gelen daveti kabul etti.

 CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, bu sabah Deniz Baykal'ı telefonla aradı. Edinilen bilgiye göre CHP Genel Başkanı, "Antalya mitingimiz var, katılırsanız çok memnun olurum" dedi. Baykal'da, "Memmun olurum, katılırım" yanıtını verdi.
Aynı uçakla gidecekler

Kılıçdaroğlu ile Baykal, 7 Eylül Salı günü Ankara'dan saat 14.00 uçağı ile birlikte Antalya'ya gidecekler. Böylece referandum sürecinde ilk defa Kılıçdaroğlu ile Baykal meydanlarda halkı selamlayacak.

Arkadaşlarınızı Başbakanımız gibi İyi Seçin!

Arkadaş dediğin böyle olur!

İstanbul'da oturduğu villanın bir arkadaşına ait olduğunu, kirasını da nemayla ödediğini anlatan Erdoğan'ın "arkadaş çevresi", "arkadaşlık dediğin işte böyle olur" dedirtiyor.
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, önceki gece TGRT Haber kanalında villasıyla ilgili ilginç açıklamalar yaptı. İstanbul Belediye Başkanlığı döneminde belediyenin Florya’daki köşkünde oturmayı “Nereden çıktıysam orada oturacağım” diyerek geri çevirdiğini belirten Erdoğan, Ankara’da da Başbakanlık Resmi Konutu’nda oturmadığını söyledi.

Hükümetten 'iyileştirme' tuzağı

AKP'nin getirdiği Anayasa Değişikliği Paketi'nde işçi açısından avantaj gibi görünen bazı maddeler, sendikalar ve uzmanlar tarafından "göstermelik" olarak nitelendirildi.

Grevdeki maddi zararlardan sendikaları muaf tutan madde, kapalı olarak işçileri sorumlu hale getiriyor. Siyasi amaçlı grev yasağıyla ilgili fıkranın kaldırılmasına karşın, bir başka fıkra nedeniyle siyasi amaçlı grev yine de yapılamayacak. Mali ve sosyal haklara ilişkin hak verilir gibi gösterilirken kazanılmış hakların alınması söz konusu olabilecek. Hükümet, Ekonomik Sosyal Konseyi de anayasaya ekliyor ama halen var olan bu kurula 3 yıldır başvurmadı.

AKP tarafından hazırlanan Anayasa Değişiklik Paketi’ndeki çalışma hayatında avantaj gibi gösterilip işçinin haklarını elinden alan maddeler şöyle:

"Sütü bozuklar kimler?" - Yaşam Oyunu - Ezber Bozan Sıradışı Hareketler

"Sütü bozuklar kimler?" - Yaşam Oyunu - Ezber Bozan Sıradışı Hareketler: "'Sütü bozuklar kimler?'

DSP İstanbul Milletvekili Süleyman Yağız, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a, ''Sütü bozukların oluşturduğu bir iktidar değildi bizim iktidarımız' sözünüzle kimleri kastettiniz? Neden bir Başbakan için yakışık almayan ifadeler kullanıyorsunuz' diye sordu.
DSP İstanbul Milletvekili Süleyman Yağız, TBMM Başkanlığı'na, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın yanıtlaması istemiyle soru önergesi verdi. Başbakan'ın 10 Ağustos 2010'da Rize'de yaptığı konuşmayı hatırlatan Yağız, 'İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olduğunuz dönemde farklı bir iktidara rağmen önemli hizmetler verdiğinizi belirterek, 'Buna rağmen yaptık, çünkü sütü bozukların oluşturduğu bir iktidar değildi bizim iktidarımız. Fırsat vermedik yolsuzluklara, çetelere fırsat vermedik, hortumculara fırsat vermedik. Tüm hizmetleri halkımıza yaptık, şimdi de tüm Türkiye'ye yapıyoruz' dediniz. 'Sütü bozukların oluşturduğu bir iktidar değildi bizim iktidarımız' sözünüzle kimleri kastettiniz' diye sordu.


'Neden bir başbakan için yakışık almayan ifadeler kullanıyorsunuz?'
'Belediye başkanı olduğunuz dönemdeki 'farklı iktidar'ın size ve çalışmalarınıza bir zararı oldu mu?' diye soran Yağız, Başbakan'a şu soruları yöneltti:
'Ülkemizde bugüne dek -sizin ifadenizle- 'sütü bozuklar' tarafından kaç iktidar kurulmuştur?
Yedi yıldır ülkeyi yöneten bir Başbakan olarak, 'sütü bozuklar' ifadesini kullanmaktan herhangi bir rahatsızlık duymadınız mı?
Neden bir Başbakan için yakışık almayan ifadeler kullanıyorsunuz?'


'Hortumcular sizden ne talep etti?'
Süleyman Yağız, çete ve hortumcuların Başbakan'dan ne tür taleplerde bulunduğunu sorarak, şöyle dedi:
'Belediye Başkanı ve Başbakan olduğunuz dönemlerde fırsat vermediğinizi iddia ettiğiniz çeteler ve hortumcular kimlerdir?
Bunlar sizden, yolsuzluk sayılabilecek ne tür taleplerde bulunmuşlardır?
Bunları açıklayarak halkımızı bilgilendirmeyi düşünüyor musunuz?
Düşünmüyorsanız, neden bu denli ağır suçlamalarda bulunuyorsunuz?

'Tek başına iktidar olmak istiyoruz'

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, ''Sayın Başbakan, 'Kendimi iktidarda nasıl tutabilirim?' arayışı içine girdi. Bu arayışlar Sayın Başbakan'a yarar sağlamaz. Zemin kayıyor. Sayın Başbakan gidecek'' dedi.

 CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Sivas ziyaretinde konakladığı Sivas Büyük Otel'deki kahvaltılı basın toplantısında gazetecilerle bir araya geldi. Bir gazetecinin Yüksek Askeri Şura (YAŞ) ve sonrasında yaşanan gelişmelere ilişkin değerlendirmesini sorması üzerine Kılıçdaroğlu şunları kaydetti: ''Tablo, Türkiye'nin iyi yönetilmediğini gösteriyor. Eğer Türkiye iyi yönetilmiş olsaydı Türkiye Cumhuriyeti tarihinde karşılaşmadığımız boyutta bir krizle karşılaşmış olmazdık. Her ne kadar Sayın

''Türkiye bu filmi seyretti"

''Türkiye bu filmi seyretti"

TBMM Başkanvekili ve AKP Kahramanmaraş Milletvekili Nevzat Pakdil, İnegöl ve Dörtyol'da meydana gelen olayları değerlendirirken, ''Türkiye bu filmi seyretti, yeniden filmi geriye sarmanın anlamı yok'' dedi.
TBMM Başkanvekili ve AKP Kahramanmaraş Milletvekili Nevzat Pakdil, yaptığı açıklamada, Türkiye'yi kargaşa ve çatışma ortamına itmek isteyenlerin bulunduğuna dikkati çekti. İnegöl ve Dörtyol'da yaşanan olaylardan üzüntü duyduğunu ifade eden Pakdil, şöyle konuştu:

"Bir Tayyip Erdoğan Anayasası"

"Bir Tayyip Erdoğan Anayasası"

DSP Genel Başkanı Masum Türker, ''12 Eylül Anayasası nasıl 5 generalin Anayasasıysa, 5 G'ninse kısaltılmış haliyle, şimdiki Anayasa da bir T'den oluşuyor, bir Tayyip Erdoğan Anayasası'' dedi.
DSP Genel Başkanı Masum Türker, İçkale Otel'deki DSP İl Başkanları Toplantısının açılışında yaptığı konuşmada, hiç kimsenin, kendilerine ''12 Eylül Anayasasına sahip çıkıyorsunuz'' diyemeyeceğini söyledi.
''İdama, daha Deniz Gezmişlerin idamı gündeme geldiğinde karşı çıktıklarını'' kaydeden Türker, 12 Eylül döneminde de idamların karşısında olduklarını anlattı.

Devrimci 78'liler'den Erdoğan'a eleştiri

Devrimci 78'liler'den Erdoğan'a eleştiri

Devrimci 78'liler Federasyonu, gelinen süreçte 12 Eylül döneminde idam edilen Erdal Eren ve Necdet Adalı'nın isimlerinin anılması dolayısıyla politikacıları eleştirdi.
Ankara 78'liler Derneği Başkanı Hüseyin Esentürk, Kızılay'daki Mülkiyeliler Birliğinde düzenlenen toplantıda, federasyon adına yaptığı konuşmada, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın partisinin grup toplantısındaki konuşmasını federasyon üyelerince dehşetle izlendiklerini ve sahici olmayan bir atmosfer yaratıldığını savundu.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan Bu İsimler İçin Ağladı

İşte Erdoğan'ı ağlatan isimler

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın AKP Meclis Grup toplantısında hatırlattığı Necdet Adalı ve Mustafa Pehlivanoğlu, 12 Eylül 1980 askeri darbesinin ardından idam edilen ilk isimler olmuştu.
Başbakan Erdoğan, AKP Meclis Grup toplantısında Anayasa değişikliği paketine destek istemek için 12 Eylül 1980 askeri darbesinin ardından idam edilen gençlerin mektuplarını okudu.
12 Eylül 1980 darbesinin idam ettiği ilk kişi olan Kurtuluş Hareketi Dev-Lis üyesi Necdet Adalı, 1977 yılında

Gazetelerde Bugün (17 Temmuz) Bugünkü Gazete Haberlerinden Seçmeler

Gazetelerde Bugün

Cumhuriyet'in bugünkü manşetinde, CHP lideri Kılıçdaroğlu'nun paralı askerlikle ilgili açıklamları var. İşte diğer gazete manşetleri...


CUMHURİYET
Sözleri insani değil

CHP lideri Kılıçdaroğlu, Başbakan Erdoğan’ın mantığını anlayamadığını vurgulayarak “Bu fikri kendisine kim verdi merak ediyorum. Paralı bile olsa bir insanın ölümüne böyle bakmak hiç insani bir tutum değil. Görüşmemizden bu yana anlamakta hâlâ zorluk çekiyorum” diye konuştu.

"Kardak dediğin bir kayaydı"

AKP Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik, katıldığı bir televizyon programında Poyrazköy soruşturması sanığının söylediği sözleri eleştirdi.

AKP Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik, Habertürk Ankara Temsilcisi Ünsal Ünlü'ye konuştu.

Poyrazköy soruşturmasının sanığı Albay Ali Türkşen'in mahkemede "Kardak'a çıkarma yaparken hücum bota mazot almak için kredi kartını kullandım" diyerek mahkeme heyetine ödemenin faturasını ibraz etmesiyle ilgili şunları söyledi:

"Kardak dediğin bir kayaydı. Biz orada çok büyüttük meseleyi, nitekim Clinton sonradan bizimle alay etti o meselede. Detayını bilmiyorum ama varsayın ki orada çok büyük kahramanlıklara imza atıldı. Bu onlara suç işleme imtiyazı vermez. Dolayısıyla şapla şekeri birbirine karıştırmamamız lazım. 'Sen Kardak’a giderken mazot parasını kredi kartınla neden ödedin?'  diye kimse hesaba kitaba çekilmiyor."

'Tarım sektörünün sorunlarını yok sayamazsınız'

CHP Mersin Milletvekili Vahap Seçer, ''3 maymunu oynayarak, tarım sektörünün sorunlarının yok sayılamayacağını'' söyledi.

 MHP, Danışma Kurulu toplanamadığı için çiftçinin sulamada kullandıkları elektrik borçlarına ilişkin araştırma önergesinin bugün görüşülmesine dair grup önerisini, TBMM Genel Kurulu'na getirdi. Öneri lehinde söz alan MHP Karaman Milletvekili Hasan Çalış, çiftçinin ve tarımın içinde bulunduğu durumun içler acısı olduğunu, Türkiye'nin 100 ülkeden tarım ürünü ithal ettiğini ifade etti. Çiftçiden, elektrik faturasının peşin tahsilatını eleştiren Çalış, çiftçinin gelirinin aylık olmadığını, bu faturayı kaldıramadığını belirtti.

"Başbakan'ın kafası karışık"

MHP Grup Başkanvekili Mehmet Şandır, terörle mücadelede özel ordu kurulmasına ilişkin tartışmaları, "Başbakan'ın kafası karışık" şeklinde değerlendirdi.

 MHP Grup Başkanvekili Mehmet Şandır, TBMM'de gazetecilerin özel orduya ilişkin sorularını yanıtladı. Profesyonel ordu talebinin AB'nin talebi olduğunu savunan Şandır, "Sayın Başbakan'ın kafası karışık. 8 yıl sonra başaramadığı bir konuda, toplumun kafasını karıştırmaya çalışıyor" dedi. Şandır şöyle konuştu:
"AB, müzakerelerin başlangıcında 3 Ekim 2005 tarihinde güney hudutlarımızın birlikte kontrol edilmesini talep etmiştir. Sayın Egemen Bağış da ABD Meksika arasında güvenliği sağlamak üzere kurulan orduyu örnek göstererek Türkiye'nin bölücü terörle mücadelesinde profesyonel ordu kurulmasını dillendirmiştir. Başbakan da 26 Mayıs 2010 tarihinde Resmi Gazete'de sınırların profesyonel birliklerce korunması diye bir genelge yayınladı. Bu proje AB projesidir. Türkiye'de 2 bin 500 yıllık TSK bulunmaktadır. Silahlı Kuvvetlerimizin terörle mücadelede 25 yıllık deneyimi vardır. Bölücü terörle mücadelede yapılması gerekenler hükümet tarafından yapılmadığı, alınması gereken tedbirleri ve ortaya konulması gereken siyasi dik duruş ortaya konulamadığı için bugün Başbakan bir talihsizlik içerisinde böyle bir teklif ortaya koyuyor."