Sayfalar

İzleyiciler

kanser etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
kanser etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

20 Nisan 2014 Pazar

Uyku apnesi kanser riskini artırıyor.


Uyku apnesi,kanser,oksijen,gece,diyabet,obezite,kalp krizi,tansiyon,sağlık Türk insanında da fiziki yapısı nedeniyle oldukça sık görülen uyku apnesi yapılan yeni bir araştırmaya göre kansere neden oluyor.
Gece yeteri kadar nefes alamayan uyku apnesi hastalarının oksijensiz kalması tümörün büyümesine neden oluyor.

Uyku apnesi yaşayanların, bu sorunu yaşamayanlara göre kanserden ölme ihtimali ise yüzde 340 daha fazla. Sydney Hemşirelik Okulu'ndan araştırmacılar, tıkayıcı apnesi olanların kansere yakalanma oranının ise yüzde 250 daha fazla olduğunu keşfetti. Tıkayıcı apnesi olanların kasları ve yumuşak dokuları hastaların uyku sırasında 10 saniye kadar nefes alamamasına neden oluyor.
Şişman, kısa boylu, kısa boyunlu kişilerde sıkça görülen uyku apnesi ayrıca tip 2 diyabet, obezite,

11 Nisan 2014 Cuma

Bunama varsa kanser yok!


Bunama belirtileri gösteren yaşlıların kanserden ölme riskinin daha az olduğu belirlendi

bunama,kanser,hastalık,hafıza,beyin,sağlık,Alzheimerhücre ölümü,biyolojiİspanya'da bilim adamları, 65 yaş üzerindeki katılımcıların hafıza becerilerini ortalama 13 yıl inceledi. Araştırma başladığında bunama belirtileri göstermeyen ve Alzheimer teşhisi koyulmayan katılımcılar, hafıza becerisi en hızlı azalanlar, hafıza testindeki başarısı artanlar ve becerisi değişmeyenler olmak üzere 3 gruba ayrıldı.

BUNAMA RİSKİ VARSA KANSER RİSKİ AZALIYOR
İlk gruptakilerin kanserden ölme riskinin diğer iki gruptakilerden yüzde 30 az olduğu görüldü.

6 Nisan 2014 Pazar

Ağız çalkalama suyu Kanser riskini artırıyor!


Aşırı ağız çalkalamak kanser riskini artırıyor.
ağız çalkalamak,diş,sağlık,hijyen,gırtlak,kanser,hastalıkAvrupa genelinde yapılan bir araştırma, günde üç kezden fazla ağız çalkalama suyu kullanmanın kanser riskini artırdığına işaret ediyor.

Uluslararası Kanser Araştırmaları Kurumu'nun çalışması, ağız sağlığına özen gösterilmemesinin ve düzenli olarak diş kontrolleri yapılmamasının da kanseri riskini artırabileceğini gösteriyor.

29 Mart 2014 Cumartesi

Yasaklar hangi alanlarda iyi sonuçlar verdi?

 Çok tartışmalara neden oldu ama...
 

sigara,yasağı,sağlık,araştırma,kanser,astım,hamilelik,çocukYeni yapılan bir araştırmaya göre kamusal alanlar ve işyerlerinde uygulanan sigara yasakları sağlık açısından olumlu sonuçlar verdi.

İngiliz "The Lancet" adlı sağlık dergisinde sonuçları yayımlanan çalışmada Kuzey Amerika ve Avrupa ülkelerinde yapılan 11 ayrı araştırmanın sonuçları değerlendirildi.

Araştırma sonuçlarına göre erken doğumlar ve çocuklarda astım hastalıklarında gerileme kaydedildi. Sigara yasaklarının devreye girmesinden sonraki 1 yıl içinde erken doğum ve hastanelerde astım hastalığından tedavi altına alınan çocukların sayısında yüzde 10 oranında düşüş tespit edildi.

Bilimsel çalışmada 2008-2013 yılları arasında 2,5 milyondan fazla doğum ve hastanelerde çocuklara

1 Şubat 2014 Cumartesi

Lösemi tedavisinde umut veren gelişme!



sağlık,Lösemi,kanser,ilaç,tedavi,yeni,gelişme,kanHenüz test aşamasında olan bir hap, ölümcül bir kanseri yüksek tansiyon gibi kronik fakat tedavi edilebilir bir hastalığa dönüştürebilir. Kullanımı onaylandığı taktirde ilaç, kan kanseri (lösemi) tedavisinde kemoterapinin yerini alabilir.


Kronik lenfosit kan kanseri, vücudun bağışıklık sistemini yani B hücrelerini etkileyen bir hastalık. B hücreleri kansere yakalandıklarında hastanın iç organlarında, özellikle de koltuk altında ve kasıklarda bulunan  ve bağışıklık sisteminde önemli rol oynayan lenf bezlerinde birikir. Bu da lenf bezlerinin aşırı derecede şişmesine yol açar. 

22 Haziran 2011 Çarşamba

Jinekolojik kanserler artıyor

Operatör Dr. Osman Denizhan Özgün, kadınlarda görülen kanserlerin yaklaşık yüzde 40-45'ini oluşturan jinekolojik kanserlerin giderek artış gösterdiğine dikkat çekerek, korunmak için her yıl en az bir kere muayene olunması ve gerekli taramaların tamamlanarak uzman hekim tarafından incelenmesi gerektiği uyarısında bulundu.

Jinekolojik kanserlerin tek bir nedene bağlı olarak gelişmediğini ifade eden Dokuz On Kadın Hastalıkları ve Doğum Hastanesi Tıbbi Direktörü Özgün, kansere neden olan risk faktörlerinin bilinmesinin, tedavide ve korunmada hayati önem taşıdığını ifade etti. Özgün, sigara kullanımının diğer kanser türlerinde olduğu gibi jinekolojik kanser türleri için de çok önemli bir risk faktörü olduğunu vurgulayarak, cinsel yolla bulaşan hastalıkların, erken yaşta cinsel ilişki, kocası çok eşli kadınlar ve genellikle düşük sosyo ekonomik durumdaki kadınlar arasında yaygın görüldüğünü belirtti.

26 Nisan 2011 Salı

Alkol kanser riskini arttırıyor

Avrupa çapında yapılan bir çalışma, günde bir biradan fazlasının bazı kanser türlerine yakalanma riskini ciddi oranda arttırdığını ortaya koydu.

Yaklaşık 400 bin kişinin katılımıyla yapılan ve British Medical Journal'da yayınlanan araştırmaya göre, erkeklerde her 10, kadınlarda ise her 33 kanser vakasından biri, alkol kullanımından kaynaklanıyor.

24 Nisan 2011 Pazar

"Masabaşı iş" kanser nedeni!

Ofis çalışanları dikkat! Masabaşı bir işte çalışanların kalın bağırsak kanserine yakalanma riski 2 kart artıyor!

10 yıldan uzun bir süre boyunca masabaşı işte çalışan kişilerin kalın bağırsak kanserine yakalanma riskinin iki kat arttığı ortaya çıktı.
Avustralyalı bilim insalarının Amerikan Epidemioloji dergisinde yayımlanan çalışmasında, hareketsiz biçimde çalışmanın yanı sıra etsiz ve yağsız bir diyet ile sürekli spor yapmak da kalın bağırsak kanserine yakalanma riskini iki kat artırıyor.
918 bağırsak kanseri hastası ile 1021 sağlıklı insanın karşılaştırılmasıyla yapılan araştırmada, bu kişilerin iş yaşamları, fiziksel aktivite yapma oranları ve hayat tarzlarına bakıldı. Bilim insanları araştırma sonucunda, boş zamanlarında herhangi bir aktivitede bulunmanın uzun süreli oturma sonucu ortaya çıkabilecek zararları engelleyebilir.

11 Nisan 2011 Pazartesi

Kanser fobisiyle yaşamak insanı kanser eder !..

Kanser fobisiyle yaşamayın

Koç Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Şevket Ruacan, her söylentiye inanmanın, bilimsel kanıtlar olmadıkça her şeyin kansere yol açacağı fobisi ile yaşamanın hem kişinin kendisi hem de çevresindekilerin yaşam kalitesini düşüreceğini bildirdi.
Prof. Dr. Ruacan, kanserin gelişme riskini artıran bazı kişisel ve çevresel faktörler olduğunu belirterek, ''Bunlardan bazılarının kanser gelişimini artırdıkları kesinleşmiş olmakla birlikte, bazıları için şüpheler ileri sürülmekte, ancak bilimsel kanıtlar bulunmamaktadır'' dedi.
''Her şeyin kanser yaptığı'' inancının doğru olmadığını ifade eden Prof. Dr. Ruacan, ''Kanser genellikle tek bir faktöre bağlı değildir. Birçok etkenin birlikte bulunması sonucu ve çok uzun zaman sonra ortaya çıkan bir olaydır. Kanser, her şeye rağmen nadir bir olaydır ve risk faktörlerinin olması mutlaka kanser olunacağını göstermez. Risk faktörlerini taşıyan birçok kişide hiçbir zaman kanser gelişmeyebilir'' diye konuştu.

10 Mart 2011 Perşembe

Erkekte ve kadında n sık görülen kanser

Erkekte 7'inci, kadında 17'nci en sık görülen kanser

Mesane kanserleri idrar kesesinin içerisini döşeyen, mukoza dediğimiz yapının anormal büyümesiyle seyrediyor. Hastalık yüzde 90 oranında 55 yaş ve üzerindeki kişilerde görülüyor, ancak gençlerde de rastlanıyor.
Ezber Bozan Sıradışı Haber Gazetesi
Batı Avrupa-Kuzey Amerika’daki görülme oranı, Doğu Avrupa ve Asya ülkelerine göre 10 kat daha yüksek. Endüstrileşmenin getirdiği sorunların bu fazlalıkta etkili olduğu belirtiliyor. Acıbadem Kozyatağı Hastanesi’nden Üroloji Uzmanı Yrd. Doç. Dr. Hakan Özveri, erkeklerde hastalığın fazla görülmesinin sigara içme oranının kadınlara göre daha yüksek olmasıyla ilişkilendirildiğini dikkati çekiyor. Dr. Özveri, hastalığın tedavisinde mesane içine serum fizyolojik ile sulandırılmış ve zayıflatılmış verem mikrobu verildiğini, 6 hafta süren bu tedavinin mesane kanserlerinin bazı türlerinde etkili olduğunu bildiriyor.

Mesane kanseri hakkında merak edilenler hakkında bilgi veren Dr. Hakan Özveri, bu konuda sık sorulan soruları yanıtladı:

Mesane kanseri neden oluşuyor?

10 Şubat 2011 Perşembe

Kanserlerin mısır şurubuyla ilgisi var

"Kanserlerin mısır şurubuyla ilgisi var"

Tüketici Dernekleri Federasyonu (TÜDEF) Genel Başkan Yardımcısı Ali Çetin, ülke genelinde son yıllarda artan kanser ve kronik hastalıkların mısır şurubu ile doğrudan bağlantısı olduğunu ileri sürdü.
 Çetin yaptığı yazılı açıklamada, ''Mısır şurubu ise yüzde yüze yakını GDO'lu mısırlardan elde ediliyor. Aslında tatlı, çikolata, kek yerken yada gazoz, kola gibi gazlı içecekleri tüketirken kanseri ve türlü hastalıkları çağırıyoruz'' ifadelerini kullandı.
Mısırdan elde edilen früktoz şurubunun, ketçap, toz kahve kreması, bisküvi, kola, gazoz, kola ve tüm gazlı içecekler, şekerleme, meyve suyu, meyveli yoğurt, hazır çorba, çikolata, gofret, puding, hazır kek, helva, pasta, tatlı, reçel, jöle, dondurma, bisküvi ve meyve suları başta olmak üzere 900 civarında üründe kullanıldığına dikkati çeken Çetin, ''Bu ürünlerin etiketinde ise kullanılan tatlandırıcının kökenine ait yani şeker pancarı esaslı yoksa mısır şurubu esaslı mı olduğu özellikle belirtilmemektedir'' bilgisini verdi.
Çetin, mısır şurubunun ürünlerde kullanılmasının AB ülkelerince yasaklandığına işaret ederek, ABD'de kullanım kotasının yüzde 2'den 1'e düşürüldüğünü ancak Türkiye'de bu kotanın yüzde 15'e çıkarıldığını iddia etti. ABD'de yapılan araştırmalar ve fareler üzerinde yapılan deneylerde çok net biçimde mısır şurubunun başta pankreas kanserine neden olduğunu vurgulayan Çetin, söz konusu şurubun ayrıca yüksek kolesterol ve kalp büyümesi, karaciğerde yağlanmaya, siroz, kanda trigliserid denen yağların artmasına, şeker hastalığına ve şişmanlığa sebep olduğunun altını çizdi.

30 Eylül 2010 Perşembe

Çay ve kahvenin içerdiği kafein kanserden koruyor

Kafein kanserden koruyor

İngiliz bilim adamlarının yaptığı araştırma, günlük hayatın vazgeçilmez bir parçası olan çay ve kahvenin içerdiği kafeinin beyin kanseri riskini azalttığını ortaya koydu.
İtalyan La Stampa gazetesinde yer alan habere göre, yararları ve zararlarıyla kafeini konu alan bilimsel araştırmalara bir yenisi daha katıldı.
500 bin kişiyi 8 yıl boyunca izleyen İngiliz bilim adamları, günde bir fincan kahve ya da çay içmenin, ölümcül bir beyin tümörü olan "glioma"nın oluşma riskini yüzde 34 oranında azalttığını gözlemledi.
Yüzde 41 gibi oranla erkeklerde kafeinin bu açıdan daha etkili olduğunu gözlemlediklerini belirten bilim adamları, kadınlarda ise bu oranın yüzde 26'da kaldığını kaydettiler.

29 Eylül 2010 Çarşamba

HPV hayatı zindan ediyor

Türk Jinekolojik Onkoloji Derneği Genel Sekreteri Doç. Dr. Faruk Köse, cinsel yolla bulaşan human papilloma virüsünün (HPV) kadında rahim ağzı, erkekte penis kanserine neden olabildiğini söyledi.
Belek'te düzenlenen ''12. Jinekolojik Onkoloji Ulusal Kongresi''ne katılan Doç. Dr. Köse, gazetecilere yaptığı açıklamada, cinsel yolla bulaşan hastalıklar arasında sıklıkla karşılaşılan HPV'nin genital bölgede enfekte olduktan sonra temas yoluyla kolayca yayıldığını kaydetti. Köse, virüsün bir kişiden diğerine bulaşması için tam bir ilişki olması gerekmediğini, virüsün sürtünme yolu ile de bulaşabildiğine dikkat çekti.

24 Ağustos 2010 Salı

Kansere sebep olan asbeste yasaklanıyor

Kansere sebep olan asbeste yasak

Kansere sebep olan asbestin üretimi, kullanımı ve asbest içeren eşyaların piyasaya sunulması yasaklanıyor.
Çevre ve Orman Bakanlığı Çevre Yönetimi Genel Müdürlüğü, asbesti tamamen yasaklayan yönetmelik değişikliğini Başbakanlığa gönderdi. Böylece daha önce kısmen yasaklanan asbest kullanımı tamamen yasaklı hale geliyor. Yeni uygulama ile Avrupa Birliği ile de tam uyum sağlanacak.