Sayfalar

İzleyiciler

lessing etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
lessing etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

9 Eylül 2010 Perşembe

Doris Lessing, duvarın hangi tarafındasın?

Türkçeye daha önce Türkü Söylüyor Otlar, Altın Defter, Gene Aşk, Mara ile Dann ve Alfred ile Emily adlı romanları kazandırılan yazarın, Hayatta Kalma Güncesi geç de olsa raflardaki yerini aldı. Distopik bir roman olan Hayatta Kalma Güncesi'nde Lessing, bilinçaltı dediğimiz şeyin okur nezdinde bir bakıma gerçekliğini sorgulama hissi uyandırıyor ama daha da fazlası var.
Yorge Amado 'Çocukluğu insanın anayurdudur' diye yazar. Yazarlığını çağlar boyu sürdüren isimlerin kişisel tarihine ve özellikle de çocukluğuna baktığımızda, Amado'nun sözünün doğruluğu yerini bulur. Bu isimlerden biri de mutsuz çocuklukların romancılar yarattığını düşünen 'bir tuhaf yazar' Doris Lessing'dir. Evet, tuhaftır Lessing. Yaşamöyküsü, romanları, hikâyeleri ve verdiği demeçleriyle öyle tuhaftır ki 2007 yılında Nobel Edebiyat Ödülü'nü aldıktan sonra 'Bu tam bir felaket' der, çünkü fotoğraf çekimlerinden ve röportaj vermekten sıkılmış, yazamama korkusuna kapılmıştır. Onun ilgilendiği ödüller, unvanlar, onurlandırmalar değildir. Tüm bunlardan olabildiğince kaçar; severiz onun bu tuhaflığını'