Kontör çeteleri ( kontör dolandırıcıları ) yeni olaylara imza atmaya başladı

Kontör çeteleri can yakmaya devam ediyor

Yurt genelinde büyük bir sorun haline gelen ve son olarak mayıs ayında 48 ilde gerçekleştirilen operasyonla büyük darbe vurulan kontör dolandırıcıları, bir süre ara verdikten sonra yeni olaylara imza atmaya başladı. Dolandırıcıların son günlerdeki gözde yöntemi ise bankaların kartsız para alışverişi sağlayan uygulaması oldu.
Yurt genelinde çok sayıda kişinin mağdur olmasına neden olan ve milyonlarca liralık zarara uğratan kontör dolandırıcılarına, Emniyet Genel Müdürlüğü Asayiş Daire Başkanlığının koordinesinde mayıs ayında 48 ilde düzenlenen operasyonla büyük bir darbe vuruldu.

Çeşitli kentlerden 123 kişinin gözaltına alındığı operasyonun ardından birkaç hafta Asayiş Şube Müdürlüklerine telefon dolandırıcılığı ile ilgili şikayetler gelmezken, son günlerde bu olayda yeniden artışlar yaşanmaya başlandı.
Adana'da da son bir haftada 2'si profesör, 4 kişi, ''Ergenekon'' ve terör örgütü adlarını kullanılarak hem telefon görüşme ücreti hem de kartsız işlemlerle nakit para dolandırıldı.

''Birbirimizden haberiniz yok"
Türk Telekom İl Müdürlüğünde görevli D.Y. de dolandırıcılar tarafından cep telefonundan aranarak, kandırılanlar arasında yer alıyor. Kendisini Ankara Emniyet Müdürlüğünde görevli başkomiser olarak tanıtan zanlının,
''Başsavcımız da yanımızda. PKK kimlik bilgilerinizi kullanarak Irak'ın kuzeyinde uyuşturucu alışverişi yapmış. Ömrün hapislerde çürüyecek. Bu olayın gerçeğini ortaya çıkarmamız için bize yardımcı olmalısın'' dediği D.Y, en yakın ATM'den kartsız para gönderme işlemi yaptı ve ayrıca kendisine verilen 19 ayrı telefon numarasına GSM bayisinden 180'er lira ödemede bulundu.
Telefonlara görüşme ücretini yüklemek için gittiği GSM bayisi tarafından dolandırılma ihtimali konusunda uyarılan D.Y, açık tuttuğu telefondaki zanlının da yönlendirmesiyle ''Bir arkadaşımın şirket telefonlarına yüklüyorum. Herhangi bir sorun yok'' diyerek işlemlerini devam ettirdi.
Yüklemeden sonra tekrar arayacaklarını söyleyerek telefonu kapatan zanlılar, ertesi gün yeniden görüştüklerinde D.Y'ye yeni talimatlar verdi. D.Y, olayı Adana Emniyet Müdürlüğünde görevli komiser komşusuna anlattı. Dolandırıldığını söyleyen komisere inanmayan D.Y, ''Sizin birbirinizden haberiniz yok. Resmen PKK beni kullanmaya çalışmış'' diyerek komşusunu da tersledi.
Daha sonra kredi kartlarından da 14 bin 400 lira çeken D.Y, 80 ayrı telefon numarasına 180'er lira yükledi. D.Y, ertesi gün komşusunun ısrarı üzerine dolandırıldığını anlayarak şikayet başvurusunda bulundu.

Kocası "kayıp" ihbarı yapınca gerçek ortaya çıktı

Bir bankada çalışan, yeni evli S.İ. ile görüşen dolandırıcı ise Mamak İlçe Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele biriminden aradığını belirterek, ''Banka kartlarınız terör örgütü tarafından kullanılıyor. Buna bağlı olarak internet bankacılığında da son aylarda sorun yaşamışsınızdır. Bununla ilgili arıyoruz'' dedi.
Kendilerine nasıl inanabileceğini soran S.İ, zanlıların verdiği sabit telefon numarasını aradığında, ''Buyurun, Mamak Emniyet Müdürlüğü'' diyerek telefonu açan kişiden görevli komiseri bağlamasını istedi. S.İ'yi komiser olduğuna kendini ikna eden zanlı, ayrıca ''size yazmasın, biz sizi arayalım'' diyerek telefonu kapattırıp yeniden irtibata geçti. S.İ, banka hesaplarından çektiği 10 bin 100 TL'yi kartsız işlemle 4 ayrı kişiye yollarken, 21 ayrı telefon numarasına ise toplam 3 bin 780 TL'lik görüşme ücreti gönderdi.
Bu arada, evden telefonda bir komiserle konuştuğunu söyleyerek çıkan S.İ'ye gün boyunca ulaşamayan kocası, polise giderek ''kayıp'' ihbarında bulundu.
Bir ATM'nin önünde S.İ'nin arabasını gören polis ekipleri, bankacı kadını kendisine söylenen bin lirayı daha göndermek üzereyken durdurarak, dolandırıldığını anlattı.

Öğretim üyeleri de mağdur
Çukurova Üniversitesi Su Ürünleri Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. N.T'yi ev telefonundan arayan zanlı, emekli bir binbaşının eşinin, bu telefon numarasından 4 kez aranarak tehdit ve hakaret edildiğini, adının da ''Ergenekon'' soruşturmasında geçtiğini ifade ederek, soruşturma başlatıldığını söyledi.
Daha sonra cep telefonu ile aranan ve görüşmeye kapatılmaması istenerek kampüs içindeki ATM'ye yönlendirilen N.T, ''kendisine verilen talimatlar doğrultusunda'' kartsız işlemle toplam 6 bin 900 lira gönderdi. Bu sırada kendisini merak eden eşinin ATM'nin bulunduğu yere gelerek uyarması üzerine yüklemeyi durduran N.T, zanlılardan şikayetçi oldu.
Fen Edebiyat Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. F.A'yı da bezer iddialarda bulunarak arayan zanlı, ATM'den nakit gönderme ve telefon görüşme ücreti yollamasını söyledi. Turgut Özal Bulvarındaki bir bankaya giden F.A, kendisini dolandırılabileceği yönünde uyaran banka görevlilerinin uyarılarını dinlemedi ve Kenan Evren Bulvarındaki başka bir bankaya gitti.
Burada bir öğrencisi, F.A'nın ATM önündeki tedirgin hareketlerini görünce yardımcı olmak istedi. Ancak, F.A, herhangi bir sorun bulunmadığını belirterek, ''Savcılığa kontör yüklüyorum'' dedi. Öğrencisinin durumu 155 polis imdat hattına bildirmesi üzerine bankaya gelen sivil polisler, uyardıkları F.A. tarafından ''Sizin polis olduğunuzu nereden bileyim kardeşim. Kimsiniz siz. Savcıyla görüşüyorum. Biraz bekleyin'' diyerek azarladı. Bunun üzerine kimliklerini gösteren ekipler, F.A'nın elinden telefonu alarak zanlılarla iletişim kurmaya çalıştılar. Polislere ''Çok güzel kazıklıyorduk, işi mahvettiniz'' diyerek küfür eden zanlılar telefonu kapattı.
F.A'nın polis ekipleri gelene kadar zanlılara toplam 7 bin lira gönderdiği belirlendi.

Dolandırıcılık yöntemleri ve önlemler
Güneydoğu ve Doğu Anadolu bölgesinden arayan zanlıların genelde şiveli konuştuğu belirtildi.
Zanlıların kendilerinden şüphelenen yurttaşlara verdiği sabit telefonu ise yine başkalarını dolandırarak elde ettikleri vurgulandı. Herhangi bir sabit numarayı arayan zanlılar, karşısındaki kişiye ''Telekom Müdürlüğünden arıyoruz, daha iyi bir hizmet verebilmek için telefonunuzda dediğimiz işlemleri yapmanız gerekir'' diyerek kendi cep telefonlarına sabit hattı yönlendirdikleri öğrenildi.
Zanlıların, yurttaşları dolandırırken ise başkaları adına bilgisi olmadan çıkartılan hatları kullandıkları, son operasyonda da ''açık hat'' olarak belirtilen bu SIM kartlardan 25 bin adet ele geçirildiği bildirildi.
Şebeke üyelerinden birinin yurttaşları dolandırırken bir başkasının çeşitli ATM'lerden aynı anda mağdurların gönderdiği parayı çektiği kaydedildi. Şanlıurfa, Adıyaman, Malatya ve Adana'daki bankaları kullanan zanlıların, ATM'lerde güvenlik kamerasınca kimlikleri belli olacak şekilde görüntülenmemek için yüzlerini şapka, poşu ve bereyle örttükleri belirtildi.
Emniyet Müdürlüğü yetkilileri, kontör dolandırıcılığının önüne geçebilmek için GSM operatörlerinin faturasız hatlar konusunda duyarlı davranmaları, sadece kimlik fotokopisiyle işlem yapmamaları gerektiğini vurguladı.
Kimliğin gerçeğini göstermeden kopyasıyla bile telefon hattı alınabildiğinin önceki operasyonlarda tespit edildiğini ifade eden yetkililer, faturalı hatlarda olduğu gibi su, telefon veya elektrik faturasının da istenmesinin doğru olacağını, ayrıca, yurttaşların da zaman zaman kendi adlarına açılan telefon hatlarının sayısını kontrol edebilmeleri için GSM firmasınca ortak hazırlanan bir çağrı merkezinin kurulabileceğini belirtti.
Parça kontör olarak adlandırılan görüşme ücreti satışının da önüne geçilmesi gerektiğini anlatan yetkililer, bir hatta günlük yükleme limitinin sabitlenmesi gerektiğini söyledi.
Yetkililer, son günlerde dolandırıcıların gözdesi olan kartsız para işlemlerinin de güvenlik önlemlerinin yeniden gözden geçirilmesi gerektiğini, gönderim işlemi yapılan kişinin kimlik bilgisi ile telefon numarasının örtüşmesi gibi ek yöntemlerin devreye sokulabileceğini vurguladılar.